Fransızca içindeki fer ne anlama geliyor?
Fransızca'deki fer kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte fer'ün Fransızca'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Fransızca içindeki fer kelimesi demir, demir elementi, demir, demir, maşa, demir, golf sopası, dağlama demiri, dağlama demiri, ütü, kalay, golf sopası, demir elle (yönetme), tel, ray, demiryolu rayı, at nalı, nal, mızrak ucu, saç düzleştirici, sert tavır/davranış, galvanize demir, galvanizlenmiş demir, katı yönetim, parlak ışık, saç maşası, saç düzleştirici, Demir Perde, dövme demir, demir cevheri, ray, dikenli tel, sarsılmaz, demiryolu, tren yolu, at nalı oyunu, dövme demir, öncülük etmek, saç maşası, sağlıklı, sıhhatli, teneke kutu, kararlı, nal, at nalı, demiryolu şirketi, bir tür at nalı, maşayla kıvırmak, maşalamak anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
fer kelimesinin anlamı
demir, demir elementinom masculin (Chimie) (kimyada) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Fe est le symbole chimique du fer. Demir elementinin kimyasal sembolü Fe'dir. |
demirnom masculin (métal) (metal) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) C'était en fer forgé. Bu eşya dövme demirden yapılmıştır. |
demirnom masculin (oligoélément) (tıpta) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) On lui a donné un traitement à base de fer pour son anémie. Kansızlığının tedavisi için demir hapları almaya başladı. |
maşa, demirnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle ôta un fer du foyer de la cheminée. |
golf sopasınom masculin (golf) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Dans le temps, un fer 8 s'appelait un niblick. |
dağlama demirinom masculin (marquage) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Chaque animal du troupeau est marqué au fer. |
dağlama demirinom masculin (de marquage) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le fer était rouge et prêt pour marquer le bétail. |
ütünom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Il a acheté un nouveau fer à repasser à vapeur. |
kalay
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) L'exploitation minière de l'étain était autrefois l'industrie première de Cornouailles. |
golf sopası(Golf, anglicisme) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
demir elle (yönetme)locution adverbiale (figuré) (zarf: Fiillerin niteliğini belirtir (örnek: "Bu ev daha güzel görünüyordu").) Elle dirige ce service d'une main de fer. |
telnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) La barrière était attachée aux poteaux avec du fil de fer. Çit, direklere telle bağlanmıştı. |
ray, demiryolu rayı
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les voies ferrées du pays étaient en mauvais état. |
at nalı, nalnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ma mère a accroché un fer à cheval au-dessus de la porte pour porter bonheur. |
mızrak ucunom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Plusieurs fers de lance et pièces de monnaie antiques furent retrouvés sur le site archéologique. |
saç düzleştirici
(isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sert tavır/davranışnom féminin (figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le dictateur régnait avec une main de fer. |
galvanize demir, galvanizlenmiş demirnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Beaucoup de clous sont faits en fer galvanisé pour empêcher la rouille. |
katı yönetimnom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Mussolini dirigeait l'Italie d'une main de fer. |
parlak ışıknom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Martin Luther King était l'un des fers de lance du mouvement pour les droits civiques. |
saç maşasınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Annie n'avait pas besoin d'un fer à friser, ses cheveux étaient naturellement frisés. |
saç düzleştirici(alet) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Elle a toujours détesté ses cheveux frisés et pense que les lisseurs (or: fers à lisser) sont une invention géniale. |
Demir Perdenom masculin (Histoire, figuré) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Pendant les années 50, il était très difficile pour les Occidentaux de voyager derrière le rideau de fer. |
dövme demirnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Un portail en fer forgé serait trop voyant pour une maison comme la nôtre. |
demir cevherinom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le minerai de fer se trouve sous les collines et doit être rapporté à la surface. |
raynom masculin pluriel (tren) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
dikenli telnom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
sarsılmaz(personne) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) |
demiryolu, tren yolunom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les chemins de fer ont ouvert l'ouest au commerce et aux colonies. |
at nalı oyununom masculin (jeu d'adresse) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les hommes ont bu de la bière et joué au lancer de fer à cheval dans le jardin. |
dövme demirlocution adjectivale |
öncülük etmek
(geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) Logan fut désigné pour mener le nouveau projet au sein du département marketing. |
saç maşasınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Ce petit fer à friser peut être utilisé pour faire de petites boucles. |
sağlıklı, sıhhatli(santé) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) J'ai un bon système immunitaire. |
teneke kutunom féminin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
kararlılocution adjectivale (figuré : volonté,...) (sıfat: Varlıkların ve kavramların (isimlerin) niteliklerini, sayılarını, ölçülerini belirtir.) Kim a une volonté de fer. |
nal, at nalınom masculin (pour chevaux) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Le cheval a besoin de nouveaux fers. Appelez le forgeron. |
demiryolu şirketinom féminin (entreprise) (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) Les sociétés de chemin de fer semblent souvent plus intéressés par les profits que par le confort de leurs passagers. |
bir tür at nalınom masculin (isim: Canlı cansız bütün varlıkları ve kavramları ifade eder.) |
maşayla kıvırmak, maşalamaklocution verbale (des cheveux) (saç) (geçişli fiil: Fiillin belirttiği hareket ya da olay nesne üzerinde gerçekleşiyorsa yani bir nesneyi etkiliyorsa bu geçişli fiildir (örnek: "çocuk yemeğini yedi").) |
Fransızca öğrenelim
Artık fer'ün Fransızca içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Fransızca içinde arayabilirsiniz.
fer ile ilgili kelimeler
Fransızca sözcükleri güncellendi
Fransızca hakkında bilginiz var mı
Fransızca (le français) bir Roman dilidir. İtalyanca, Portekizce ve İspanyolca gibi, bir zamanlar Roma İmparatorluğu'nda kullanılan popüler Latince'den gelir. Fransızca konuşan bir kişi veya ülke "Francophone" olarak adlandırılabilir. Fransızca 29 ülkede resmi dildir. Fransızca, Avrupa Birliği'nde en çok konuşulan dördüncü ana dildir. Fransızca, İngilizce ve Almanca'dan sonra AB'de üçüncü sırada yer alır ve İngilizce'den sonra en yaygın olarak öğretilen ikinci dildir. Dünyanın Fransızca konuşan nüfusunun çoğunluğu, birinci veya ikinci dil olarak Fransızca konuşabilen 34 ülke ve bölgeden yaklaşık 141 milyon Afrikalı ile Afrika'da yaşıyor. Fransızca, Kanada'da İngilizce'den sonra en çok konuşulan ikinci dildir ve her ikisi de federal düzeyde resmi dildir. 9,5 milyon kişinin veya %29'unun birinci dili ve 2,07 milyon kişinin veya tüm Kanada nüfusunun %6'sının ikinci dilidir. Diğer kıtaların aksine, Fransızcanın Asya'da popülaritesi yoktur. Şu anda, Asya'daki hiçbir ülke Fransızca'yı resmi dil olarak tanımıyor.