Endonezya içindeki murni ne anlama geliyor?
Endonezya'deki murni kelimesinin anlamı nedir? Makale, tam anlamını, telaffuzunu ve iki dilli örneklerle birlikte murni'ün Endonezya'te nasıl kullanılacağına ilişkin talimatları açıklamaktadır.
Endonezya içindeki murni kelimesi saf, susuz anlamına gelir. Daha fazla bilgi için lütfen aşağıdaki ayrıntılara bakın.
murni kelimesinin anlamı
safadjective Karena murni serta mudah diekstrak, timah hitam dari Borrowdale menjadi incaran pencuri dan pedagang gelap. Borrowdale’de elde edilen kara kurşun saf bir madde olduğundan ve kolay çıkarılabildiğinden hırsızların ve karaborsacıların hedefi haline geldi. |
susuzadjective |
Daha fazla örneğe bakın
Dia mengatakan bunga murni ilmiah. Merakının sadece bilimsel olduğunu söyledi. |
Kasih kepada Yehuwa merupakan motif kita yang termurni untuk membaca Firman-Nya. Yehova sevgisi, O’nun Sözünü okurken sahip olabileceğimiz en temiz ve saf güdüdür. |
”Dengan kemurnian”, dan dengan bertindak menurut pengetahuan yang saksama dari Alkitab. “Nezahet” ya da paklıkla ve Mukaddes Kitaptan alınan tam bilgiyle uyumlu davranışlarımızla. |
”Hai isteri-isteri, tunduklah kepada suamimu, supaya jika ada di antara mereka yang tidak taat kepada Firman, mereka juga tanpa perkataan dimenangkan oleh kelakuan isterinya, jika mereka melihat, bagaimana murni dan salehnya hidup isteri mereka itu [serta melihat] roh [mereka] yang lemah lembut dan tenteram.”—1 Petrus 3:1-4. “Aynı şekilde siz zevceler kocalarınıza tabiyette olun şöyle ki, eğer bazıları söze itaat etmiyorsa derin saygı ve iffetli hareket tarzınızın [ve de] halim ve sakin ruhunuzun bizzat şahitleri olduklarından, zevcelerinin hareket tarzıyla sözsüz kazanılabilsinler.”—I. Petrus 3:1, 4. |
Persatuan adalah hasil dari ”bahasa yang murni”, yakni standar Allah untuk ibadat.—Zefanya 3:9; Yesaya 2:2-4. Birlik ‘temiz dili’ konuşmanın, yani Tanrı’nın ibadet konusundaki yüksek standardını izlemenin sonucunda oluşur (Tsefanya 3:9; İşaya 2:2-4). |
Definisi: ”Menurut ajaran Gereja [Katolik Roma], keadaan, tempat, atau kondisi di dunia yang akan datang . . . tempat jiwa orang-orang yang mati dalam keadaan diperkenan, tetapi masih belum bebas dari semua ketidaksempurnaan, membayar kerugian untuk dosa-dosa ringan yang tidak dapat diampuni atau melunasi penghukuman sementara disebabkan oleh dosa-dosa yang ringan dan membawa maut yang sudah diampuni dan, dengan berbuat demikian, dimurnikan sebelum mereka memasuki surga.” Tanım: Bazı dinlerde cennet ile cehennem arasında olduğuna inanılan yer. Örneğin, yetkili bir kaynak Katoliklerin Araf inancını şöyle açıklar: “Bazı kişiler Tanrı’nın lütfuna erişerek ve Tanrı’nın dostu olarak öldükleri halde bazı hafif günahlardan arınmamışlardır. . . . . bu kişilerin ruhları Araf’ta arınır. |
Umat Allah menggunakan sumber daya yang berharga dari bangsa-bangsa untuk memajukan ibadat murni Tanrı’nın toplumu pak tapınmayı ilerletmek üzere milletlerin değerli imkânlarını kullanıyor |
Tingkah lakunya mengancam kemurnian sidang dan menjadi skandal bahkan di antara orang-orang yang tidak percaya. Onun bu davranışı cemaatin temizliğini tehlikeye atıyordu, üstelik iman etmeyenler arasında bile şok etkisi yaratmıştı. |
Jadi ada manfaat dalam bencana -- manfaat terutama bagi ilmu pengetahuan murni, serta ilmu pengetahuan terapan dan kedokteran. Yani fafetlerin, uygulamalı bilim ve tıbba olan yararlarına ek olarak, kuramsal bilime de yararları vardı. |
Ketika Yakobus sang murid menganjurkan yang lain-lain untuk mendekat kepada Allah, ia menambahkan, ”Bersihkanlah tanganmu, kamu pedosa-pedosa, dan murnikan hatimu, kamu yang bimbang.” Şakirt Yakub başkalarını Tanrı’ya yaklaşmaya teşvik ettiğinde, şunu söyledi: “Ey günahkârlar, ellerinizi temizleyin, ve ey iki fikirliler, yüreklerinizi saf kılın.” |
2 ”Ibadah yang murni dan yang tak bercacat di hadapan Allah, Bapa kita,” tulis Yakobus, sang murid, ialah ”mengunjungi yatim piatu dan janda-janda dalam kesusahan mereka, dan menjaga supaya dirinya sendiri tidak dicemarkan oleh dunia.” 2 Yakub: “Allahın ve Babanın indinde temiz ve lekesiz bir dindarlık (tapınma şekli) şudur: Öksüzleri ve dulları sıkıntılarında ziyaret etmek, ve kendini dünyadan lekesiz tutmaktır” demişti. |
Meskipun Allah khususnya memperhatikan kemurnian rohani kita, Ia juga menganggap penting higiene jasmani. Tanrı öncelikle bizim ruhi temizliğimizle ilgilense de bedensel temizliğimize de önem verir. |
Jika Saudara ingin bertumbuh dalam kasih yang murni, Saudara harus dengan teguh melawan roh dunia. Eğer içten sevgi geliştirmek istiyorsanız, bu dünyanın ruhuna kesinlikle karşı koymalısınız. |
Bagaimana saudara akan mendapat manfaat dari pemahaman yang benar tentang bahasa yang murni? Temiz dili iyi kavramaktan nasıl yarar göreceksin? |
”Dari perbuatan-perbuatannya seorang anak laki-laki dapat dikenali, apakah kegiatannya murni dan lurus,” kata Amsal 20:11. Süleyman’ın Meselleri 20:11 şöyle der: “Bir çocuk bile işlerile kendini tanıtır, işlediği temiz ve doğru mu, yoksa değil midir.” |
Itulah kemurnian yang sesungguhnya. Gerçek saflık işte budur. |
Elia bergairah untuk ibadat yang murni dan melayani Yehuwa meskipun menjadi sasaran kebencian dan tentangan hebat dari para penyembah Baal, dewa utama dari sederetan dewa-dewi Kanaan.—1 Raja 18:17-40. Kenan pantheonunun baştanrısı Baal’e tapınanların büyük nefretine ve muhalefetine hedef olmasına rağmen İlya, pak tapınma yönünde gayretliydi ve Yehova’ya hizmet etti.—I. Kırallar 18:17-40. |
Penutup dari piringan emas ini disepuh dengan sampel isotop uranium-238 yang sangat murni. Plak kutusu alüminyumdur ve ultra saflaştırılmış uranyum-238 izotopuyla kaplanmıştır. |
19 Yusuf yang belum menikah mempertahankan kemurnian moral dengan tidak mau berhubungan dengan istri orang lain. 19 Bekâr biri olan Yusuf, başka bir erkeğin karısıyla cinsel ilişki kurmayı reddederek iffetini korudu. |
17 Ada tuntutan yang kesepuluh yang Yehuwa minta dari orang-orang yang menyembah-Nya dalam roh dan kebenaran—pengajaran yang murni. 17 Yehova’nın, Kendisine ruhla ve hakikatle tapınanlardan onuncu bir talebi var—pak öğretim. |
(Yohanes 13:1) Ia melihat dalam diri mereka hati yang murni dan pengabdian yang sepenuh jiwa kepada Bapaknya. (Yuhanna 13:1) Yüreklerinin temizliğini ve Babasına tüm benlikleriyle duydukları bağlılığı gördü. |
Pesta tahun ini tidak hanya akan menjelaskan apa ”bahasa yg murni” itu tetapi juga akan membantu kita menghargai mengapa mempelajarinya dan menggunakannya dng fasih begitu penting dan bagaimana kecakapan kita dl menggunakannya akan menguatkan persatuan dr persaudaraan seluas dunia. Bu yılın ibadeti, sadece bu “temiz lisan”ın ne olduğunu değil, aynı zamanda bu lisanın öğrenilmesi ve iyice konuşulmasının önemini ve bu lisanı kullanmaktaki yeterliğimizin, küre çapındaki kardeşlik birliğini ne ölçüde kuvvetlendireceğini gösterecektir. |
9 Orang Yahudi tidak dapat mengubah masa lalu, tetapi jika mereka bertobat dan kembali kepada ibadat murni, mereka dapat berharap untuk mendapatkan pengampunan dan berkat di kemudian hari. 9 Yahudiler geçmişi silemezlerdi, ama tövbe eder ve pak tapınmaya dönerlerse bağışlanmayı ve ileride nimetler elde etmeyi ümit edebilirlerdi. |
Sungai itu harus menjadi semakin lebar dan dalam agar dapat memenuhi kebutuhan jutaan, mungkin miliaran, manusia yang dibangkitkan yang akan minum air kehidupan yang murni ini. Irmağın hayat veren tertemiz sularından içen milyonlarca, belki milyarlarca insana yeterli olabilmesi için genişleyip derinleşmesi gerekecek. |
(Matius 9:9; 11:19) Selain itu, Yesus menetapkan suatu cara ibadat murni yang akhirnya akan merangkul ribuan orang Kafir yang sebelumnya disisihkan dan dibenci. (Matta 9:9; 11:19) Ayrıca İsa, Milletlerden olan ve önceleri dışlanan ve nefret edilen binlerce kişiyi de içerecek bir pak tapınma başlattı. |
Endonezya öğrenelim
Artık murni'ün Endonezya içindeki anlamı hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğunuza göre, seçilen örnekler aracılığıyla bunların nasıl kullanılacağını ve nasıl yapılacağını öğrenebilirsiniz. onları okuyun. Ve önerdiğimiz ilgili kelimeleri öğrenmeyi unutmayın. Web sitemiz sürekli olarak yeni kelimeler ve yeni örneklerle güncellenmektedir, böylece bilmediğiniz diğer kelimelerin anlamlarını Endonezya içinde arayabilirsiniz.
Endonezya sözcükleri güncellendi
Endonezya hakkında bilginiz var mı
Endonezyaca, Endonezya'nın resmi dilidir. Endonezya dili, 1945'te Endonezya'nın bağımsızlık ilanıyla resmen tanımlanmış standart bir Malay dilidir. Malayca ve Endonezyaca hâlâ oldukça benzerdir. Endonezya dünyanın en kalabalık dördüncü ülkesidir. Endonezyalıların çoğunluğu, neredeyse %100'lük bir oranla akıcı Endonezyaca konuşur ve bu da onu dünyanın en yaygın konuşulan dillerinden biri haline getirir.